Umut Aydın ile 'Meseleler' - #35
“Meseleler”in 35. sayısından selamlar,
Geçtiğimiz günler gerek seyahatler, gerek iş nedeniyle bir yoğunluk içerisinde olduğumdan bülten biraz aksadı. Bu süreç zarfında olan majör hadiselere yer verdim.
Bunun dışında sevgili Emre Başkan’ın Harvard Business Review Türkiye için yaptığı Çizginin Üstü programında bir söyleşi gerçekleştirdik, buradan izleyebilirsiniz.
Sonraki “Meseleler” e kadar, hepinize mutlu ve sağlıklı bir hafta dilerim.
Umut AYDIN
twitter: umutaydin
instagram: umutaydin
linkedin: /in/umutaydin
Gündem
🇨🇳 Bir süredir TikTok’un sansürlenmesi farklı ülkelerin gündemindeyken, ABD’nin Montana eyaleti TikTok’u tümüyle yasaklayan ilk eyalet oldu.
Eyalet Meclisinde yapılan oylamada 54’e karşı 43 oyla alınan karar, imzalandığı takdirde haziran ayı itibariyle uygulamaya geçecek.
Karar uygulanmaya başladığı an ise uygulama mağazalarının TikTok’u Montana’daki kullanıcıların erişime kapatması gerekiyor. Ayrıca eyalet genelindeki Internet servis sağlayıcılar ve mobil operatörlerin de TikTok’a erişimi durdurmaları gerekecek.
Bu karar ABD’nin TikTok’u ülke genelinde yasaklama gündemine atılan odunlardan ilki oldu ve devamının geleceğini de kestirmek zor değil.
🇷🇺 Rusya-Ukrayna savaşının çok da konuşulmayan bir başka gündemi; “Nitelikli iş gücüne”, en yaygın kapsamıyla da teknoloji çalışanlarına olan etkileri.
Çatışmaların yaşandığı ilk zamanlarda, özellikle Batı Avrupa’da çoğu şirket için offshore geliştirme hizmetleri sunan Ukrayna menşeili şirketlerin çalışanlarının önemli bir kısmına gelen celpler nedeniyle ufak krizler yaşanmıştı. Fakat Ukrayna bu krizi çözdü ve savaş süresince büyüme sağlayabildiği ender alanlardan biri de yazılım endüstrisi oldu.
Zaman ilerledikçe batılı şirketlerin bu konudaki kırılganlıkları daha çok göz önüne yansımaya başladı.
Son olarak Deutsche Bank’ın Rusya’daki teknoloji merkezindeki çalışanlar gündem oldu. Deutsche Bank’ın Rusya’daki teknoloji merkezinde binlerce kişi bankanın kritik yazılım geliştirme süreçlerinde görev alıyorlardı. Patlak veren savaş ile çoğu şirket üzerine yüklenilen “Rusyayı terk ediyormuş gibi yapma” baskısı Deutsche Bank’ın teknoloji merkezindeki 1500 kişiyi Almanya’ya getirmesine ve kalanlarla birlikte Rusya’daki teknoloji merkezinin kapatılmasına varan bir sürece başlangıç oldu.
Bütün bunlar olup biterken Türkiye’de de bu konu ekseninde bir takım gelişmeler oldu.
2020 yılında Türkiye’deki ofisini kapatan Yandex, 2,5 yıl sonra tekrar Türkiye’de ofis kurdu.
Askere alınma endişesiyle Türkiye’ye göç eden, Yandex’in Rus çalışanları için açılan ofis ile birlikte şirket nitelikli iş gücünün önemli bir kısmını istihdam etmeye devam edebilecek.
🤖 Şu bir gerçek ki, ChatGPT hem etki, hem de kullanım alanları olarak ele aldığımızda yapay zekanın yakın geleceği ile ilgili buzdağının yalnızca görünen kısmını temsil ediyor.
Son kullanıcı seviyesindeki cihazlarda çalışmaya başlayacak modellerin yaygınlaşmasından, daha efektif modeller ve bağlı uygulamaların geliştirilmesine kadar hızla edinilecek gelişmeler bizlere bunun sağlamasını yaptırtacak.
Bültende fırsat buldukça bu gelişmelerin işgücüne olan etkisinden söz etmeye gayret ediyorum. Geçtiğimiz hafta da IBM CEO’su Arvind Krishna’nın bu konu hakkındaki açıklamaları gündem oldu.
Arvind Krishna Bloomberg ile yaptığı söyleşide “Gelecek beş yıl içerisinde IBM’in müşteri ile etkileşimi olmayan iş gücünün yaklaşık %30’unun yapay zeka ile yer değiştirebileceğini” açıkladı.
Başta teknoloji şirketlerinin işe alımları durdurup, büyük işten çıkarmalara başladığı bu dönemde bu açıklamalar gelecekte olabilecekler hakkında sizlere fikir verecektir.
Öte yandan bu duruma farklı bakış açısıyla yaklaşanlar da yok değil. Bilhassa ABD’de bazı öğretmenlerinin insiyatif alarak ilkokul çağındaki çocuklara ChatGPT ve benzeri modellerin kullanımı konusunda eğitimler verdiklerine rastlıyoruz.
Değişimin kaçınılmaz olduğu alanlar için erken hazırlık en makul aksiyon sayılır.
🔍 Microsoft’un OpenAI ile olan işbirliği artık hepimizin malumu. Bu hafta Microsoft, Bing’e getirdiği yeni güncelleme ile GPT-4 kullanan Bing Chat’i bütün kullanıcılara açtı.
Ayrıca OpenAI gibi Plugin ve Chat History gibi özellikleri de ekledi. Bu da sürdürülebilir diyalog ile Bing’in Chat Bot’una bazı görevleri detaylı ve birbirinden bağımsız platformları dahil ederek yaptırabileceğiniz anlamına geliyor.
Görsel oluşturma ve arama sonuçlarına görsel yanıtlar eklemeyebilme yeteneğinin yanısıra Multimodal arama ile doğrudan Bing’e görsel vererek sonuç alabileceksiniz.
Bütün bu özelliklere ChatGPT için aylık 20$ ödeyip sahip olunabiliyorken Bing tümünü ücretsiz olarak sağlıyor.
🩵 Twitter’a, Twitter’ın aynı arayüzü ve yine Twitter’ın kurucusunun desteğiyle rakip olarak çıkan Bluesky’ı duymuş olanlarınız vardır.
Henüz bir nevi geliştirme aşamasında olup, yalnızca davet kodu ile girilebilen bu sosyal ağ buna rağmen 55.000 kullanıcı sayısına ulaştı.
Her ne kadar an itibariyle tek yapı üzerinden hizmet verse de, Bluesky’ın vizyonu merkeziyetsiz bir protokol ile farklı moderasyonda çalışan sunucuları birleştirmek.
Özellikle ABD’de Twitter karşıtı medya kişilikleri tarafından sıkça gündeme getirilen Bluesky’ın yakın zamanda daha popüler olmasını bekleyebiliriz.
Benim geçen hafta Bluesky’a katılma imkanım oldu. Sosyal ağlar geliştirmek benim de işimin bir parçası ve buradan yola çıkarak ilk bakışta içerik kalitesi, moderasyon ve ilişkilendirme kısımlarında daha çok yol alınması gerektiğini söyleyebilirim.
Bütün bu bütünleşik alanları dağıtık mimarideki farklı moderasyonla çalışan yapılarda nasıl yöneteceklerini görmek enteresan olacak.
Son olarak; Bluesky ile ilgili bir diğer önemli tartışma ise kullanıcı sözleşmesinde geçen “Kullanıcıların ürettiği ve yüklediği bütün içeriğin hak sahibi Bluesky’dır ve bu içeriği istediği gibi herhangi kullanabilir. Kullanıcılar herhangi bir telif ve hak talebinde bulunamazlar.” minvalindeki maddeler bilhassa dağıtık yapıların felsefesi ile çok da uyuşmuyor sanki.